Ham Zarafetin Yansıması Olan Endüstriyel Stil ile Yenilikçi Banyolar
Eski dünyanın şıklığı ve cazibesi, günümüz banyolarının da en büyük ilham kaynakları arasında: Endüstriyel Stil.
- 14 Ekim,2021
- 8 dk okuma
- Bu içerik 1212 kişi tarafından okundu
- Yorumlar (0)
Dekorasyon dünyası ona, "bitmemiş zarafet" diyor. Yüzyıllar önce büyük kentlerde kurulan fabrikaların, zamanın ruhuyla şehir dışlarına taşınması ve boş kalan binaların yaşam alanlarına dönüştürülmesiyle başlayan endüstriyel stil, pürüzlü duvarları, sağlam zeminleri, mekanın içinden geçen borularıyla yaratıcı bir dekorasyon tarzının bugünkü adı. Eski dünyanın şıklığı ve cazibesi, günümüz banyolarının da en büyük ilham kaynakları arasında.
Dekorasyon dünyasında, son çeyrek asrın en sürpriz çıkışlarından biri o: Endüstriyel Stil. Adından da anlaşılabileceği gibi biraz "sanayi" kavramını çağrıştırsa bile, tüm dünyada hızla ilgi gördü. Özellikle de reklam ajansları, sanat atölyeleri, mimarlık ofisleri veya dijital/sosyal medya gibi yaratıcı işler yapan ve geniş masalara yayılan ofislerin kurtarıcı ilham kaynağı oluverdi.
Üstelik sadece ofislerle de yetinmedi: Endüstriyel stil dekorasyon, metropollerdeki yaşam alanlarını dikey olarak çoğaltan, duvarlardan olabildiğince arınmış, tek veya iki kişilik yaşamı hedeflemiş "loft" tarzı binalara da çok yakıştı.
Bugün geldiğimiz noktada endüstriye stil, sadece kalabalık kentlerin değil, yazlık bölgelerde yapılan, yatay mimarideki yeni yaşam projelerinin de gözbebeği. Kısaca endüstriyel tarzın oyun alanları gitgide genişliyor. Dekorasyon kurallarıyla birlikte mimariyi ve kişisel yaşam alışkanlıklarını da etkilemeye devam ediyor. Kökeninde fabrikalarda, verimlilik, tutumluluk ve zorunlulukla tanımlanan bir tasarım biçimi olan endüstriyel stil, şimdi evlere ve ofislere tamamen yeni bir görünüm kazandırmanın hem havalı hem de alçakgönüllü bir çözüm yolu olmuş durumda.
Endüstriyel stile sıcak bakanlar, bu tarzı yaşam alanlarına uygularken, mekanı bir bütün olarak görmeli. Yani eğer bu tarzı uygulamak istiyorsanız, salonunuzda da, mutfağınız da, yatak odanızda da endüstriyel bir bakış açısına sahip olmalısınız. Modern ve yenilikçi dekorasyonla harmanlanabildiği gibi, biraz yumuşatmak isterseniz de rustik tarzdan yardım alabilir, hatta biraz eski eşya toplayıp vintage ile karıştırabilirsiniz.
Ham ve çıplak vurguların öne çıktığı, işlevleri birleştirmeyi seven, eski ve yeniyi buluşturarak bir kontrast yaratan endüstriyel stilin en çok yakıştığı alanlardan biri de banyolarımız. Kalbinizi endüstriyel stile kaptırdıysanız, stili nasıl uygulayacağınızın basit formüllerini bu yazıda birleştirdik.
Balyozlarınız hazır mı? Çünkü sıkı bir değişim yolculuğuna çıkıyoruz...
Daimi başlangıç noktası: Doğru renk paletini oluşturmak
Kabul edersiniz ki, doğallık ve hamlık duygusunu bu kadar yoğun kullanan endüstriyel stilde, renk paleti de bu duyguları tamamlamalı. Bu nedenle tercihinizi endüstriyel stilin biriciği olan, nötr paletler arasında yapmalısınız. Siyah veya antrasit gibi maskülen renkler, bu stilin en fazla yer bulduğu tonlar arasında. Ama bu tonları iddialı bulanlar, içinde gri veya bej gibi sakin renklerin bulunduğu bir renk kombinasyonuna yönelebilir. Özellikle tunç grisi, endüstriyel havayı mükemmelleştiren, popüler bir seçim.
Korkmayanlara da müjdemiz var. Siyah-beyaz kombinasyonu en çok bu tarza yakışıyor. Zeminleri ve duvarları kaplayan, büyük boyutlu beyaz karolar ise, temiz ve şık çizgilerle, rahatlama ve alan hissi yaratıyor ve yine siyah detaylarla tamamlanıyor. Şunu da ekleyelim: Endüstriyel stil bir tutam yaratıcılık ister, bu nedenle nötr renk paletine patlayan bir neon rengi ekleyebilir ve soğukluk duygusunu kırabilirsiniz. Örneğin, kırmızı (duvarda bir neon yazıyla tamamlanabilir) veya yeşil (bitkilerle uyum sağlar).
Kabuğa bakalım: Zeminler, duvarlar ve tavanlar
Endüstriyel stile dönüşümün ilk adımı, yüzeyleri değiştirmekten başlamalı. Çünkü hamlık ve bitmemişlik duygusunu onlarsız veremeyiz. Endüstriyel stilin banyo zeminlerindeki en iyi karşılığı beton, ahşap, mermer gibi olabildiğince doğal dokular. "Yeri beton bırakın" demiyoruz elbette çünkü günümüzde beton ve ahşap görünümünü başarıyla veren pek çok seçenek var. Eskitilmiş parke görünümlü seramikler ve beton görünümlü seramikler, kolaylıkla bulabileceğiniz ürünler arasında. Ek olarak vintage desenlere sahip çini karolar, asimetrik (satranç tahtası deseniyle) uygulanmış siyah-beyaz seramikler ve mermerler de seçim yelpazenizde şansları yüksek olanlar.
Son yıllarda aramıza katılan petek şeklindeki beşgen veya altıgen karolar da endüstriyel stille yükselişe geçti. Zeminde ve duş alanında, birbirini tamamlayan iki renk petek karo kullanımı günümüzde oldukça popüler. Çünkü geometri, alanı sabitliyor ve görsel ilgi sağlıyor. Endüstriyel stil de geometri dersinde büyük başarı istiyor.
Banyo duvarlarında, zemindeki duygunun devam etmesi bir artı puan. Duvar yüzeyleri de tıpkı zeminler gibi doğal ve işlenmemişlik efekti istiyor. Bu nedenle, beton veya ahşap görünümlü seramikleri yine listenize koyabilirsiniz.
Tuğla veya tuğla örülmüş hissi veren duvar seramikleri, beton görünümlü seramikler bu stilin gözdeleri arasında. Ancak en fazla tercih edilenler, metro tarzı karolar. Yatay ve hatta dikey olarak kullanılabilecek metro karolarındaki dekorasyon şifremiz, derz renklerinin önemi.
Eğer mekanda vurgu yapan bir renk kullanıyorsanız (örneğin siyah), karoların arasındaki renkleri de antrasit veya gri düşünmeniz gerekiyor. Taşa yönelecekseniz de, granit, traverten, kumtaşı ve mermer kullanabilirsiniz. Doku ve anında rahatlama yaratan, temiz ve minimalist bir görsel yaklaşım sunarlar. Ancak şunu mutlaka hatırlatalım: Bir kontrast yakalamanız gerekiyor. Örneğin, zeminde beton görünümlü seramik seçerseniz, duvarda tuğla efektine veya metro karolarına geçerek bir bütünsellik yakalamanız gerekli.
Tavanlar için özel bir kaplama malzemesi önermiyoruz ancak organik ve şık bir görünüm isteyen endüstriyel stilde, açık tavan kirişlerini, havalandırma sistemlerini ortaya çıkarmak gerekiyor. İşte yavaş yavaş, neyin "çıplak ve ortada" olduğuna giriş yapıyorsunuz.
Ortaya çıksın: Tesisatlar ve armatürler
Borular ve tesisatların açıkta bırakılması, endüstriyel stilin yaka broşu diyebiliriz. Bağlantı sistemleri gibi kusurlu öğeleri birer dekoratif vurguya dönüştüren endüstriyel stilde, tesisatları gizlemek yerine onları bakır, pirinç veya döküm demir gibi malzemelerde tercih etmek ve görünür kılmak veya bu bağlantıları tüm banyoyu tamamlayan renklerde boyamak, olmazsa olmazlar arasında.
Bu uyum kuralı armatürler için de geçerli. Yani boruları bakır olarak tercih ettiğinizde duş başlığını veya lavabo bataryasını, hatta aydınlatma düğmelerini de hesaba mutlaka katarak büyük çaplı bir bakır anlaşması yapmalısınız.
Sabah yapı market, öğleden sonra bit pazarı ister: Aydınlatma
Hazır aydınlatma düğmeleri demişken, ışık düzeni endüstriyel tarzdaki banyo dekorasyonunda gerçekten çok önemli ve stili öne çıkaran bir aşama. Önce şunu söyleyelim, endüstriyel stil, dikey ve kafesli pencerelerden gelen gün ışığını ve arkasındaki kalabalık kentin koşuşturmalı manzaralarını çok sever.
Yeterli gün ışığı kaynağınız yoksa, yapmanız gereken doğru lokal ışık kaynaklarını bulmak ve harmanlamak. Fabrika tarzı minimal fenerler, kafesli sarkıt lambalar, kablolarla veya halatlarla birbirini takip eden iri ampüller, akordeon şeklinde yükselip alçalabilen spotlar, tavandan sarkan eski tren lambalarını kullanabilirsiniz. Ek olarak, dekorasyon guruları, endüstriyel tarzdaki mekanlarda kontra vurguları da seviyor: Tuğla veya beton görünümlü duvarlar arasında parlayan, antika ama gösterişini kaybetmemiş bir avize gibi... Bütün bu araştırmalar için günlük programınıza yapı marketleri ve bit pazarlarını ekleyin deriz.
Su kaynaklarında endistriyel stil: Duş/küvet alanı ve lavabolar
Endüstriyel stili tanımlayan en önemli alanlar, duş, küvet ve lavabo bölgeleri. Doğru seçim yapmak çok önemli çünkü birdenbire tüm resmi bozabilirsiniz. Yap-boz'un doğru parçasını bulmak istiyorsanız, biraz yaratıcı olmalısınız. Örneğin, endüstriyel stil, standart yerleşik küvet yerine ayaklı küvetlerden hoşlanır. Modern loft düzenini vintage öğelelerle yumuşatmak isteyenler, pençe ayaklı vintage bir küvet aramaya çıkmalı. Çünkü açık düzende mükemmel bir odak noktası yakalayacaklar.
Duş alanlarına gelince: Cam kapılı duş alanları mimarların bu stilde en çok tercih ettiği uygulamalar arasında. Hatta cam yüzeyler, demir profillerle kafeslendiriliyor. Bu kafes örgüsündeki profiller için en sık kullanılan renk ise siyah. Geniş duş başlıkları ve jetler ise bu keyife biraz lüks katmak adına aklınızda bulunsun.
Taş veya bakır lavabolar, güzelliği sadelikle elde eden bu stilin yıldızları arasında ama geleneksel çözümlerden yanaysanız, lavabonuzu doku kombinasyonu için ahşap veya beton gibi organik bir malzemeyle çerçevelemenizi öneriyoruz.
Depolama demek endüstriyel stil demek: Dolaplar, çekmeceler ve raflar
Banyo dolapları, çekmece sistemleri, raflar veya hareket edebilir diğer mobilyalarda da organik ruhtan ayrılmamak gerekiyor: Yıpranmış veya ham ahşap görünümlü mobilyalar, kafes öngörünümlü kapaklar, krom kulplar tercihler arasında olmalı. Tüm bu düzeni, vintage bir dolap (okul, depo veya fabrika havası veren) ile tamamlayabilirsiniz. Buradaki önemli hamle ise şu: Endüstriyel stilde, herhangi bir malzemeden çok fazla kullanılması istenmez, birbirini tamamlayan farklı malzeme türlerini birleştirmek daha iyidir.
En azını seç: Dekoratif aksesuarlar
Dekoratif detaylarla arası iyi olmayan endüstriyel stilde kural basit: "En azını seç ve doldurma". Yine de az önce bahsettiğimiz stil kontrasını burada da kullanabilirsiniz. Örneğin avize kullandıysanız, bir köşeye de vintage şamdan grubu ekleyebilirsiniz. Büyük bir iç mekan bitkisi, nostaljik bir radyatör peteği veya retrospektif fotoğraflar gibi vurgular ise banyo dekorasyonunu kişiselleştiren, güzelleştiren detaylardır.
Ayna, banyonun bir vazgeçilmezi; endüstriyel stili tamamlayan bir ayna keşfedebilmek için biraz eskici veya bit pazarı dolaşmanız gerekebilir. Fabrika havasında, biraz eskimiş görünen aynaları, yine aynı havaya uyumlu deri kayışlarla asabilirsiniz.
Açıl banyom açıl: Kapılar
Her detayı düşündünüz, her şeyi kırıp yeniden yaptınız, arayıp buldunuz ama bir eksik var. O, arkada kalmış ve gözden kaçmış olan banyo kapınız. Elbette ki, onu da bu stile uyumlu seçmek gerekiyor. Seçtiğiniz genel endüstriyel havaya uyumlu bir kapı için, modern rustik karışımı bir tasarıma yönelmeniz gerekiyor. Eskitilmiş ahşaplarla ve demir kayıtları, bağlantı elemanları görünür bir kapı, mükemmel uyum sağlar.
Yüksek kaliteli malzemelerle inşa edilmiş kabuklar ve "kusurların gizlenmemesi" kuralı korunarak, bu alanlar yeniden kullanılır, yenilenir ve geri dönüşür oldular. İşte endüstriyel dekorasyon stili de böyle doğdu. Yani sanayi mimariyi, mimari de dekorasyonu doğurdu.
Biraz da tarihçe: Endüstriyel stil, nereden geldi, nasıl ortaya çıktı?
1700'lerin sonlarında inşa edilen ilk sanayi binalarının, fayda odaklı olması gerekiyordu. Teknoloji daha hayatımıza girmediği ve çalışma ortamlarının doğal ışıkla dolması için geniş pencereli, basit ve gösterişsiz dar yapılar inşa edildi kentlerin ortasına.
Erken dönem endüstriyel mimari diye adlandırdığımız bu stilde, bu üretim alanları açık kat planlarıyla, düz cephelerle, tuğlalar, borular ve kanallarla tasarlandı. 1900'lerin başlarında ise, fabrikalara daha büyük ve iyileştirilmiş bir düzen gerekiyordu. Endüstriyel tasarım alanında çalışan en etkili mimarlardan biri olan Albert Kahn'ın vizyonu sayesinde beton ve çelik devreye girdi.
Beton ve çelik kullanarak daha geniş yapılar inşa etmek mümkündü. Bu yeni binalar için de büyük parseller gerekiyordu. Sonuçta, fabrikalar şehirlerden ve metropol alanlarından uzaklaştırıldı ve eski iş yapıları ıssız ve unutulmuş olarak terkedildi.
1960'ların sonlarında ve 70'lerde, bu uzun süredir terk edilmiş binaların yenilenerek insan yaşamına uygun hale getirilme süreci başladı. Başlangıçta sanatçılar tarafından ev ve stüdyo alanları olarak geri kazanılan bu açık yapılar, bol ışık düzeni ve geniş kat planlarıyla onlara adeta bir ilham kaynağı oldu. 90'lı yılların başından bu yana şehirlerin nüfusu artarken ve bu da konut kıtlığına neden olurken, endüstriyel alanları soylulaştırma yoluyla konut mahallelerine dönüştürmek mantıklı bir çözüm haline geldi.
Henüz yorum yapılmadı.