Anadolu’dan İlhamla Seramik: Hakkı İzzet
Seramik ve heykel sanatçısı Hakkı İzzet, ilhamını Anadolu kültüründen alan bir çizgide sürdürdüğü hayatında soyut ve yalın bir biçim anlayışıyla üretmiş. Birçok genç seramikçinin ilk adımlarında elinden tutmuş, seramiğin büyümesini desteklemiş efsanevi bir isim.
- 23 Temmuz,2024
- 2 dk okuma
- Bu içerik 659 kişi tarafından okundu
- Yorumlar (0)
Türkiye’de çağdaş seramik sanatının doğuşu ve gelişiminde en önemli isimler arasında yer alan Hakkı İzzet, 1909 yılında İstanbul’da doğmuş. Seramik ve heykel üzerine eğitim gördüğü Almanya’dan 1933 yılında dönüş yapmış. Türkiye’ye döndükten sonra da bu eğitiminin desteğini görerek Ankara’da Gazi Eğitim Enstitüsü’nde ve Hasanoğlan Köy Ensititüsü’nde çalışmaya başlamış. Sonrasında ise İstanbul Tatbiki Sanatlar Yüksek Okulu içinde seramik atölyesi müdürü olarak çalışmış.
Bu yıllarda sanayinin farklı alanlarında çalışmak üzere yetiştirilen öğrencilerin yer aldığı bu okulda genç seramikçileri yetiştirmiş. Hayatının bu bölümünde burada uzun yıllar çalışan sanatçı, 1953 yılının Nisan ayında düzenlediği bir sergiyle dikkat çekmiş: Ankara Helikon Galeri sergisi.
Ankara’daki atölyesinde seramik
Ardından yine Ankara’da Kimya Sanat Enstitüsü Seramik Atölyesi’ni kuran Hakkı İzzet, atölyesinde birçok gencin seramik aşkına destek olmuş. Atölyesinde malzemelerinden ve fırınından hiçbir ücret almadan seramiğe gönül veren tüm gençlerin yararlanmasını sağlamış, onlara bu yolu açmış. Bu anlamda çok kıymetli ve şimdilerde ünü dünyaya yayılan birçok Türk seramikçisinin idolü haline gelmiş. Böylece seramik, çok daha yaygın ve dikkat çeken bir zanaate de dönüşmüş bir yandan.
Hakkı İzzet’in Cumhuriyetin bu ilk yıllarındaki desteği, tüm teknik imkanlara sahip atölyesinde adeta öğrenciler yetiştiren bir okula dönüşmesine sebep olmuş. Bir araştırma enstitüsü konumundaki atölyesinde Türkiye’de seramik yapımına uygun tüm topraklar incelenmiş, seramik için çamur, sır ve en uygun formüllere sahip boyalara dair önemli araştırmalar yapılmış. Aynı zamanda bu süreçte Anadolu uygarlıklarında seramiğin yeri ve önemi üzerine de önemli bilgilere ulaşılmış.
Hitit seramiklerinden ilhamla
Eserlerinin tüm öykünmesinin kaynağı ise Anadolu kültürü olmuş. Hitit eserlerini merak eden, araştıran tavrı, sanatının bu yönde ikonikleşmesine de katkı sağlamış. Sonrasında bu alanda eser üreten en önemli sanatçılar arasında yer almayı başarmış. Sanatçının tarzına dair en dikkat çeken ise hayvan formlu kaplar üzerinde çalışması kuşkusuz.
Kuş figürleri, koyunlar gibi silüetleri görebildiğimiz eserlerinde ortak bir bakış açısı olarak soyut ve yalın bir anlayış hâkim. Birkaç adet de vazo da olsa Osmanlı çini motifini örnek aldığı eserleri de var. Fakat Hitit kültürünün çizgilerindeki yalınlığı ve gücü çağdaş heykel sanatına oldukça yakıştırmış, özgün bir dille harmanlamayı başarmış.
Endüstriyel bakışla seramik
Sadece sanatsal seramik çalışmaları değil aynı zamanda endüstriyel alanda da üretimler yapan Hakkı İzzet, fonksiyonel kullanımlara sahip ürünler ve seri üretimler üzerine de yoğunlaşmış. Bu alandaki örnekleriyle Türkiye’deki seramik endüstrisinin gelişmesinde önemli bir yere sahip olmuş. Seramik kapların yoğun kullanımı işte Hakkı İzzet’in bu çalışmalarıyla desteklenmiş, çoğalmış.
Sanatçı, 1977'de İstanbul'da vefat etmiş.
Soyut bir dışavurumcu. İlgi Adalan, resimle başladığı sanat hikayesine seramikle devam eden Türkiye’nin en ünlü seramik sanatçılarından biri. Figürlerindeki kendine has fenomen bir duruş, renklerdeki kontrastlar içindeki net bir tavır onu ilham kaynağı yapan en büyük etkenlerden sadece ikisi.
Türk seramik sanatının kurucularından biri olarak gösterilen Atilla Galatalı’nın, soyut bir sanat anlayışına sahip sanatçının yalın bir üslupla aktardığı bakış açısı, onun ayrıştırıcı noktalarından belki de en önemlisi. Harbiye Ordu Evi, İstanbul Deniz Müzesi ve daha birçok ikonik yapının zenginleşen duvarlarına dokunduğu tarzıyla belki de mimariyi zamanların ötesinde bir tavırla selamlıyor.
1972 doğumlu olan, eğitimini Chelsea College of Art, Londra Heykel bölümünde tamamlayan ve uzun yıllardır seramik üzerine çalışmalar yapan sanatçı Saba Karabey Bener ile ıslak mekanlarda fonksiyonel ve estetik seramik kullanımı üzerine konuştuk.
Onun eserlerinde sadece ona ait unsurlar dile geliyor: Türk resim sanatının zamansız isimlerinden Adnan Çoker, dengeyi, geometriği soyut bir mekânsal boyutun içinde yepyeni bir biçime dönüştürüyor. Akademik hayatı, dünyanın farklı noktalarında kendini ve sanatını keşfetmeye olan heyecanıyla sanatının her geçen yılında daha katmanlaşan bir birikime kültürel dokunuşlarını da katıyor; onun alameti farikası da elbette bu.
Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli seramik sanatçılarından biri: Sadi Diren. Seramiğin neredeyse bir sanat olarak başlangıç noktasında duran ve seramiği hemen her yönüyle deneyimleyerek özgün yorum ve deneysel çalışmalarını önce Türkiye sonra dünya ile buluşturan, stillerin ve çağın ötesinde bir sanatçı. Sanata adadığı hayatını, eserlerini ve seramiğe bakışını Anadolu’nun kadim izleriyle yorumlayışına bir kez daha tanıklık ediyoruz.
Hayalinizdeki banyo tasarımı için ilham almak, fikir üretmek ve hayata geçirmek artık çok kolay! Kale Core uygulamamızı indirin, dileğiniz zaman keşfetmeye hazır olun!
Henüz yorum yapılmadı.