icon-home icon-comment icon-location icon-hamburger icon-personal icon-search icon-link icon-lock icon-unlock icon-mail icon-mail-open icon-like icon-liked icon-star icon-star-fill icon-down icon-up icon-left icon-right icon-arrow-down icon-arrow-up icon-arrow-left icon-arrow-right icon-slider icon-edit icon-delete icon-share icon-repeat icon-settings icon-download icon-telephone icon-plus icon-minus icon-external icon-cloud icon-cloud-download icon-check icon-close icon-calendar icon-calendar-add icon-flag icon-flag-solid icon-play icon-live icon-social-instagram icon-social-facebook icon-social-twitter icon-social-pinterest icon-social-youtube icon-social-whatsapp icon-glass

Evde İdeal Home-Office Düzeni Yaratmanın 8 Adımı

2020’li yıllar, ev konforu ve sakinliğinde çalışmak için geleneksel ofis ortamından ayrılan veya uzaktan çalışmayı benimsemiş kurumlarda görev alan profesyonellerin dönemi oldu. O halde üretkenliği artıran, odaklanmayı güçlendiren ve daha fazla verim alınan bir ev-ofis düzeni için 8 yaratıcı adımla ‘işe başlayalım’.

  • 23 Haziran,2023
  • 4 dk okuma
  • Bu içerik 580 kişi tarafından okundu
  • Yorumlar (0)
PAYLAŞ

Yakın geçmişin teknoloji devrimi bize, yerimizden kıpırdamadan dünyayı yönetebileceğimizi söylüyor. Bu rönesansın ev hayatımıza kattığı en büyük nimetlerden biri, evden çalışmanın günlük yaşamın bir parçası haline gelmesi ve evden çalışanlar ile ofis çalışanlarının hemen hemen aynı oranda olması diyebiliriz.

Şayet evde bir ofis düzeni oluşturmak, ya da bilinen adıyla ‘home-office’ sistemi kurmak, sadece masa satın almakla bitseydi belki çoğumuz bunu yapardık. Ancak işlevsel bir ev-ofis düzeni oluşturmak biraz daha fazla planlama gerektirmekte.

Şunu unutmayın ki, bir ev-ofis, önce düşünceleri ve odaklanmayı uyandıracak bir alan olarak tasarlanmalı. O bölgenin sizin habitatınız olduğunu varsayarsak, kişisel stilinizi yansıtmalı, rahatlığınız için gerekenleri sunmalı ve sanat, koleksiyon, spor gibi size özel detayları da sergilemeli. Rahat yönetilebilen bir masa, ergonomik bir sandalye, ideal bir ışık düzeni gibi detaylar ise işlevsellik için gerekmekte. Şimdi işe koyulalım ve kendimize ideal bir ev-ofis ortamı yaratalım:

1. İdeal renk şemasını belirlemek

Mekanın duygusunu, duruşunu, anlamını, kişiliğini ve önemini renk düzeni belirler. Dolayısıyla mekandaki renk paletiniz, sizin tüm işleyişinizi etkileyecektir. Renklerin anlamları ve insanda oluşturdukları psikolojik yansımalar vardır. Örneğin güçlü bir mavi net düşünceyi desteklerken, daha yumuşak maviler zihni sakinleştirmeye ve konsantrasyona yardımcı olur. Sarı ve turuncu gibi daha parlak renkler, yaratıcılığı ve enerjiyi ateşlemeye yardımcı olur, ancak aşırı kullanım da sinirliliği artırabilir.

Yumuşak bir yeşil güzel bir uzlaşmadır. Renk psikolojisinde yeşil, denge ve uyumla ilişkilendirilir ve canlandırıcı sıcak renkler ile sakinleştirici soğuk renkler arasında bir köprü görevi görür. Daha koyu renkler şık görünebilir ancak çok daha az canlandırıcıdır ve sizi daha fazla yorabilir ve daha az çalışmaya meyilli hale getirebilir. Alanınızı aydınlık ve havadar tutun, ancak yaratıcılığınızın akmasını sağlamak için bir duvarı daha cesur bir renge boyamayı düşünebilirsiniz.

2. Doğru masayı seçmek

Kabul edelim, son yıllarda yapılan konut projelerinde evlerin metrekareleri gayet mütevazi ve çoğu evde, ofis olarak ayıracak büyük bir oda veya odalar maalesef bulunmuyor. Ancak alanınız ne kadar küçük olursa olsun, evinizde hala bir çalışma masası koyabileceğiniz ve keşfedilmeyi bekleyen bir niş olabilir. Merdiven altında, yatak odanızın bir köşesinde veya koridorda çalışma alanı olarak kullanabilecek bir yer varsa, yapmanız gereken ilk iş oraya uygun bir masa seçmek olmalıdır. En ideali ayak-tabla ayrılan ve istendiğinde genişleyebilen bir masa tasarımıdır. Hatta daha iyi bir alan tasarrufu için duvara asılarak ortadan kalkan bir masa düzeni olabilir (bol çekmeceli bir keson, eşyalarınızı saklamada yardımcı olacaktır, bu sayede masayı sabitlemek zorunda kalmazsınız).

3. Her şeyi saklayabilmek

Hazır kesonlardan bahsetmişken, konuyu biraz açalım. İster küçücük bir köşeye sığışın, ister kendi çalışma odanız olsun: Depolama her şeydir! Öncelikle üretken olabilmek için çalışma istasyonlarınızın dağınık olmaması gerekir. Dolayısıyla eşyalarınızı gruplamalı ve her birini kutular, sepetler, klasörler içine koyarak kendi organizasyon düzeninizi kurgulamalısınız. Alanınız yeterli değil mi? Yukarı doğru çıkın, duvarları kullanın. Raflar ve duvara asılı dolap modülleri bu anlamda çok işe yarayacaktır. Bu anlamda ‘daima el altında bulunması istenenler-nadiren gerekenler’ hiyerarşisi yaparak tavandan aşağı doğru bir raf düzeni oluşturabilirsiniz. 

4. Sağlıklı aydınlanabilmek

Günümüz çalışma ortamında evrak işleri minimuma indirgendi, onun yerine dijitallik öne çıktı. Bu da aydınlatma seçimlerimizin hem daha sağlık odaklı, hem de daha şık olabileceği anlamına geliyor. Kötü aydınlatma sadece estetik meselesi değildir; kötü ofis aydınlatması göz rahatsızlığına, baş ağrısına, bitkinliğe neden olabilir ve üretkenliğinizi azaltabilir. Ancak birkaç aydınlatma değişikliği ile çalışma alanınıza enerji katabilir ve konforunuzu artırabilirsiniz.

Örneğin ayarlanabilir bir masa lambası, özellikle işe odaklanmayı sağlar. Esnek gövde tasarımlı bir lamba, ihtiyacınız olan herhangi bir yönde bükülebilir ve dönebilir. Tavan aydınlatmalarını başlıklı spot olarak seçerseniz, ışığın yönünü isteğinize göre ayarlayabilirsiniz; için birbirinden bağımsız dönen dört ray başlığıyla parlak bir aydınlatma sunar.

5. Beden ergonomisine uygun bir sandalyede oturmak

İşte burası çok kritik, çünkü ofis sandalyesi başlı başına bir olaydır. İdeal bir ofis sandalyesi, konforun yanı sıra doğru omurga desteğini de sağlar ve masanızda geçirdiğiniz uzun saatler boyunca zorlanmamanız için oturumunuza uyum sağlar. Vücut tipinize ve yaptığınız işe uygun ofis koltuğuna sahip olmak, güvenli ve üretken bir ev ofisinin yalnızca bir parçasıdır. Dolayısıyla kendinize sırtınızı yeterince destekleyen ama aynı zamanda uzun çalışma seansları için yeterince rahat olan bir ofis sandalyesi edinmenizi tavsiye ederiz. Örneğin kolçakların yüksekliği ve genişliği, koltuk yüksekliği, sırtlık açısı, bel desteği ve koltuğun sırtlığa göre konumu ayarlanabilen koltuklar gibi....

6. Sanata yer açmak

Tamam, ilk etaptaki pratik ve işlevsel konuları hallettiniz. Şimdi sıra yaratıcı olmaya geldi. Sanat eserleri, ev-ofisinize yalnızca görsel ilgi ve stil katmakla kalmaz, aynı zamanda fikirlere ve yaratıcı düşünceye de ilham verir. Çalışma odanızın bir duvarını keşfedilmemiş ressamların eserlerine ayırabilir, masa üzerine bir heykel koyabilir, ilham verici bir alıntıyı çerçeveletebilirsiniz ve bu sayede çalışma ortamınızı kişiselleştirmiş olursunuz.

Burada kilit sorular şunlardır: Ev-ofisinizin amacı nedir? Saatlerce çalışabileceğiniz verimli bir ortam mı yaratmaya çalışıyorsunuz yoksa daha kısa molalar verilecek sakinleştirici bir alan mı? Verimlilik arıyorsanız, canlı, cesur ve görsel olarak ilgi çekici parçaları düşünün. Daha yatıştırıcı bir mekan istiyorsanız, yumuşak renkler ve yumuşak tonlar içeren parçalar seçin

7. Masa üstünü kişiselleştirmek 

Bizi sevimli kırtasiye malzemelerinden daha fazla çalışma havasına sokan ne var ki? Bu, çocukluktan beri değişmez bir gerçek: Herkes kırtasiye sever. Kendinizi şımartın ve defterlerden not kağıtlarına, ataçlardan kalemlere kadar renkli ve yaratıcı kırtasiye malzemelerinden oluşan harika bir seçki oluşturun. Bunları organize ederek saklayabilir veya sergileyebilirsiniz.

Ancak masa üstü aksesuar düzeni, bütünüyle kişiseldir. Dolayısıyla çerçeve, vazo, mumluk gibi klasikleri bir yana koyalım, yeni çağın aksesuarlarına bir bakalım: Şayet masaüstünde her zaman atıştırmalıklar duruyorsa mini bir masa süpürgesi kullanışlı olabilir. Bir kulaklık standı, USB şarj istasyonu, ataçlar veya iğneler için mıknatıslı toplar, kahvenin ‘soğuk kahve’ olmasını engelleyen termal bir mug gibi akıllı çözümlere de masa üstünüzde yer açın.

8. Doğayı içeri alabilmek

Mevcut botanik trendi hala güçlü bir şekilde devam ederken, siz de ev-ofisinizi bitki ve iç mekan ağaçlarla tamamlayabilirsiniz. Bitkiler bir mekana renk, doku ve hayat katar. Ayrıca üretkenliği ve motivasyonu da artırırlar. Anca ideal bir ofis bitki düzeninin ilk kriteri ne olabilir dersiniz? Az bakım. Ofis bitkileri bir masanın etrafındaki nemi artırabilir, havanın temizlenmesine yardımcı olabilir ve çalışma alanınızın dekoruna görsel ilgi katabilir. En azından arada bir onlara su vermeyi unutmazsanız. Dracaena, Afrika menekşesi, zz bitkisi, Aloe vera, filodendron, air plant’ler, begonya ve sukulentler ofis trafiği içinde fazla meşguliyet istemeden hayatı güzelleştiren bitkilerdir.

PAYLAŞ
Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmadı.

Benzer İçerikler